22 Mayıs 2013 Çarşamba



BEŞİKTAŞ 2013-2014 SEZONUNDA NE YAPMALI?
Öncelikle Samet Aybaba ve teknik ekibine geçen sezonki yönetimleri için bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Sonrasında da bugün (22 Mayıs 2013) basın toplantısında Futbol Genel Direktörlüğüne getirildiği açıklanan Önder Özen’e başarılar diliyorum. Tabi Futbol Genel Direktörü tam olarak ne yapacak, organizasyon şemasında yeri ne olacak bunlara bakmakta fayda var. Basın toplantısında yapılan açıklamalara göre sadece A takımdan değil genç takımlardan, altyapıdan ve futbolcu izlemeden de sorumlu olacak. Yani tüm futbol branşının patronu olacak, organizasyonda direk olarak Başkan’a bağlı olacak ve teknik direktörde Futbol Genel direktörüne bağlı çalışacak. Bu model Türkiye’de ne kadar çalışır hepimiz göreceğiz. Özellikle şöhretli ve isim yapmış teknik direktörlerin ego’su bu tip bir organizasyonda nasıl bir davranış gösterir bize zaman gösterecek. Geçmişte yanlış hatırlamıyorsam Daum ve Aykut Kocaman benzer bir modelde çalışmışlar ve zaman zaman basına yansıyan anlaşmazlıklar ve problemler oluşmuştu. Şu anda bize düşen Önder Özen’e başarı dilemektir.
Beşiktaş 2013-2014 yani yeni sezonda ne yapmalı derken, tabi en öncelikli konu bir an önce teknik direktörün belirlenmesi ve sözleşme yapılmasıdır. Bu tip durumlarda her ne kadar “acelemiz yok” dense de bence çok acele edilmelidir, çünkü haziran sonu sezon açılacaktır ve yeni teknik direktör belli olmadan planlanacak kamp çalışması ve transfer edilecek oyuncular yeni gelecek teknik direktör’e uymayabilir. Bu, daha sonraki aylarda, işler iyi gitmediği zaman problem olarak karşımıza çıkabilir. İdeal olan bir an önce teknik direktör ile anlaşmak ve futbol genel direktörü ile birlikte kamp programını yapmak ve transferler üzerinde çalışmaktır. Teknik direktör konusunda bir çok isim konuşulmakta ve spekülasyonlar yapılmaktadır. Benim şahsi isteğim Lucescu’nun gelmesidir, ne yazık ki Lucescu ismi konuşulanların arasında yoktur, oysaki Türkiye’yi, Türk futbolunu ve futbolcusunu tanıması çok önemlidir. Lucescu olmuyorsa ben yine yerli hocadan yanayım. Türkiye’ye ilk defa gelecek olan şöhretli bir yabancı hocanın bizi ve futbolumuzu tanıması zaman alacaktır. Yerli hoca kim olabilir derseniz elbet herkesin aklına gelen bir kaç isim vardır.
Peki takımda neler yapılmalı? Bu konudaki şahsi fikirlerimi takımdaki pozisyonlar bazında sizlerle paylaşmaya çalışacağım:
 KALE
Sanıyorum kimse McGregor kalsın ve bir sezon daha oynasın demez diye düşünüyorum. Ancak bu sezonda sözleşmesi devam etmektedir. İdeal olan McGregor’a bir kulübün talip olması, ve Beşiktaş’ın bonservis’inde kolaylık göstererek sözleşmesini feshetmesidir. Eğer talip çıkmaz ise ve Beşiktaş iyi bir kaleci ile anlaşırsa tazminatını ödeyerek yine sözleşme fesihine gidilmelidir. Basında da asları geçen Tolga , Onur, Sinan gibi kalecilerin hangisi gelirse gelsin Beşiktaş’da başarılı olacağını düşünüyorum.
SAVUNMA
Burada öncelikle kalanlar ve gidenler kim belli olması gerekiyor. Hilbert ile sözleşme yenilenecek mi? büyük ihtimal yenilenmeyecektir diye düşünüyorum. Escude ne olacak? Halen sözleşmesi devam ettiği için McGregor için yazdıklarım Escude için de geçerlidir. Beşiktaş’ın aradığı stoper olmadığını düşünüyorum. Eğer yabancı bir stoper alınacak ise gerçekten kaliteli, sağlam, gol de atan, uzun süre sakatlanmadan oynayabilen oyunculara bakılmalıdır. Yerli stoper adayları içinde adı geçen Aykut (Gençlerbirliği) bence başarılı bir sezon geçirmiştir. Sonuçta sağ bek ve stoper’e yeni transferler gerekmektedir. Sağ bek olarak ismi geçen Serdar Kurtuluş Beşiktaş’ta başarılı olabilir diye düşünüyorum. Gaziantep döneminde olgunlaşan ve üzerine koyan bir futbolcu oldu, ayrıca gerektiğinde ön libero pozisyonuda da oynayabilir.  Sivok, Toraman ve Ersan ile devam edilecektir diye düşünüyorum. Sol bek’de ise, ki geçen sezon en çok aksayan bölge idi, İsmail geri dönüp form tuttuğu zaman problem ortadan kalkacaktır diye düşünüyorum. Ancak uzun süreli bir sakatlık ve ceza durumunda Gökhan ve Uğur o bölgeyi yine sıkıntılı bir hale sokabilirler. Bu yüzden kaliteli bir sol bek oyuncuya da bakılmalıdır. Yani sağ bek, stoper ve sol bek ihtiyacı vardır diyebiliriz.
 ORTA SAHA
Burada en öncelikli konu Fernandes konusunun sonuca bağlanmasıdır. Gitti gidiyor, oynayacak, oynamayacak belirsizlikleri bir an önce giderilmelidir. Fernandes’in daha bir yıllık kontratı vardır ve Başkan kendisi ile devam etmek istediklerini beyan etmiştir. Artık bu konuda son söz söylenmeli ve konu bir daha gündeme gelmemelidir. Fernandes’de kendine daha iyi bakmalı, takım için daha çok çalışmalı ve maçlarda kapasitesinin tamamını kullanmalıdır. Bu sezon tam kapasite ile oynamamasına rağmen 7 gol , 8 asiste ulaşan yıldız futbolcu bundan çok daha iyisini yapabilecek düzeye ve yeteneğe sahiptir. Yeni sezon için orta sahada yeterli oyuncu var gibi gözüksede, mücadeleci ve yaratıcı yeni bir transfere bakılmasında fayda vardır. 3 kulvarda koşacak Beşiktaş’da sakatlıklar, formsuzluklar, ceza alma olasılıkları düşünüldüğünde bazen orta sahada oynayacak futbolcu bulmakta zorlanılabiliyor. Burası için ismi geçen oyunculardan özellikle Holmen, Erman Kılıç, Veysel Sarı Beşiktaş’a faydalı olabilir diye düşünüyorum. Geçmişte Guinti, Cisse ve Ernst’in bu bölgedeki faydalarını sağlayacak kaliteli bir orta saha transferi gerekmektedir. Geçtiğimiz sezon gole dönük orta saha oyuncusu olarak Batalla müthiş bir sezon geçirmiştir ve keşke Beşiktaş onu alabilse. Ancak Bursaspor’un Batalla’yı bırakma ihtimali çok azdır diye düşünüyorum. Olası bir Batalla transferi sezonun en flaş transferlerinden biri olur. Yeni sezonda yeni teknik direktörün bu bölgede en önemli görevi Oğuzhan’ı sürekli oynayan bir oyuncu haline getirmek olmalıdır. Güçlenmiş, dayanıklılığı ve kondisyonu artmış 90 dakika koşabilen ve devamlılığı olan bir Oğuzhan’a ihtiyaç vardır. Böyle bir Oğuzhan Fernandes ile birlikte Süper Lig’in bana göre en yaratıcı ve golcü orta sahası olacaktır. Veli ve Necip’in kesicilik ve savunma yönleri dışında yaratıcılık, topu ileri dikine taşıma, şut ve ara pas özelliklerini yeni sezonda iyileştirmeleri gerekmektedir. Geçen sezon az da olsa bunları yapan bu iki genç oyuncu ilerleyerek uzun yıllar takıma destek vereceklerdir. Gole dönük orta saha oyuncusu olarak şahane bir sezon geçiren Olcay’dan ise yeni sezonda beklentiler daha da fazla olacak. Dayanıklılık, kondisyon, mücadele gücü oldukça iyi olan Olcay’dan beklentim gol vuruşlarını geliştirmesi ve bununla beraber her sezon 10 gölün üzerinde bir ortalama ile oynaması olacaktır. Toparlarsak ezeli rakipleri Fenerbahçe ve Galatasaray’ın kuvvetli orta sahalarına karşı mücadele edebilmek için hem kaliteli transfere hem de mevcut oyuncuların kendilerini geliştirmelerine ihtiyaç vardır.
HÜCUM
Bu bölgede de öncelikle gidecekler ve kalacaklar belli olmalıdır. Verim alınamayan Dentinho ve Niang ile devam eilmemelidir. Almeida konusu sonuca bağlanmalıdır. Ayrılmak istediği söylenen Almeida’ya talip çıkma ihtimali çok yüksek değildir. Kronik bir sakatlanma sorunu yaşamaktadır ve devamlılığı yoktur. 9 gol attığı harika bir ilk devre performansı üzerine ikinci devre neredeyse hiç oynamamıştır. Bu durumda hücumda da kaliteli yeni oyuncu ve oyunculara ihtiyaç vardır. Mustafa Pektemek’de artık kendini sakatlıklardan koruyarak takıma katkı koymalıdır. İyi ve formda bir Mustafa Pektemek’e ihtiyaç vardır. Holosko ise form düzeyini yüksek ve stabil tutmaya çalışmalıdır. O da Almeida gibi çok iyi bir ilk devre ardından sakat olmamasına rağmen formsuz bir ikinci devre çıkartmıştır. Bu bölge için bir veya iki yeni oyuncu alınması şarttır. Geçtiğimiz sezon ligde göze batan ve iyi bir sezon geçiren Bobo, Enoramo ve LuaLua ile ilginenilebilir ancak sözleşmeleri devam eden bu oyuncular için kulüplerinin çok fazla para isteme ihtimalleri yüksek olacaktır.Bu yüzden daha iyisi kaliteli ama bonservisi elinde olan oyunculara yönelmektir diye düşünüyorum.
Toparlarsak gerek teknik direktör gerek futbolcu transferleri Beşiktaş’ın önünde bulunan yapılacaklar listesini kabartmaktadır. Bugünkü basın toplantısında Başkan’ın söylediği 100 milyon EUR transfer bütçemiz olacak söylemi yüreklere bir nebze su serpse de bir an önce gerekli adımlar atılmalı ve sözleşmeler imzalanmalıdır. Biz taraftarlara düşen ise takımımızı hem sahada hem saha dışında centilmence desteklemek, maçlara gitmek, kulübümüzün lisanslı ürünlerini kullanmaktır.
Hepinize sağlıklı mutlu huzurlu başarılı ve futbol dolu günler dilerim.

3 yorum:

  1. Önder Özenden cacık olmaz! Lucescu ile bir yere varılmaz!
    Almeydayı gönderin.
    Onuru alın!
    Teknik direktör Luksemburgoyu buulun getirin. dua edersiniz bana. Zico da olabilir.
    forvete şu yunanı alın, yedek olsun 60 dk oynasın yeter. sağ ve sol bek bulun, fernandesi Fenere iyi paraya satın.yabancı alın defansa

    YanıtlaSil
  2. Lucescu ihtimali sıfırın da altında...
    Bence Hilbert kalmalı. Daha iyisini mi bulacaz? Üstelik daha ucuza... hiç sanmam. F.O.'nun geçen gün dediği gibi "duygusal karar veremeyiz". Öyleyse Hilbert'e para konusunda (üstelik de haklı olarak) yaptıklarından dolayı kızmak yok, anlaşmaya bakalım...
    100milyon USD (Euro değil) transfer bütçesi değil, futbol şubesinin bütçesi olabilir ancak. Kaldı ki; o bile inandırıcı gelmiyor bana; en baba büyük 5-10 takım hariç avrupadaki kaç takımın böyle bir bütçesi var da, Beşiktaş'ın olsun?...

    Fikirlerinin çoğuna katılmakla beraber, ben aslında önümüzdeki seneyi de Olimpiyat Stad'ında 5-10bin kişiye oynayacağımızı düşünerek, Samet Aybaba ile devam etmeyi tercih ederdim. Zaten ya devre arasında kuyruğuna teneke bağlardık, ya da +2 yıl opsiyonu kullanmaktan başka bir seçenek aklımıza gelmezdi.. Ama olmadı...

    Bi teknik direktör de, 3-4 sene görevde kalsın yahu!..

    Selamlar
    Kaya

    YanıtlaSil
  3. İstikrar faydalı tabiki son yıllarda ne yazık ki bize gelen teknik direktörler 3-4 sene dayanamıyor. Beğenilmeyen sürekli eleştirilen Aykut Kocaman ile Fenerbahçe her sene öyle veya böyle bir kupa alıyor. 3-4 sene kalacak sadece. a takımla ilgilenmeyiz altyapılarada destek olacak bir teknik direktör ne iyi olur.

    YanıtlaSil